III. Tarım Orman Şûrası Sonuç Bildirgesi

1) Tarım ve orman politikalarının; stratejik üretim ve sürdürülebilirlik ilkeleri temel alınarak oluşturulması, bütüncül ve entegre bir yöntemle hayata geçirilmesi,
2) Tarım sektörünün yapısını iyileştiren, doğal kaynakları ve çevreyi koruyan, en az üç yıllık dönemi kapsayacak, aktif çiftçi odaklı, üretim, kalite, ulaşılabilir fiyatlar ve sürdürülebilirliği esas alan yönlendirici bir destekleme sisteminin oluşturulması,
3) Tarımsal işletmelerde küçük, orta ve büyük ölçekli işletme tanımlarının yapılarak faaliyetlerin planlanması,
4) Sürdürülebilirlik, verimlilik ve rekabet ilkelerine dayalı, birim sudan maksimum faydayı sağlayacak, tarımsal üretim planlamasının bir devlet politikası haline getirilerek güvence altına alınması,
5) Arazi toplulaştırma ve sınıflandırma projelerinin hızlandırılarak on yıl içerisinde tamamlanması, toprak bilgi sistemine dayalı tarımsal arazi kullanım planlarının hazırlanması,
6) Atıl tarım arazilerinin üretime kazandırılması için arazi bankacılığı ve birlikte üretim gibi alternatif modellerin oluşturularak yaygınlaştırılması, miras mevzuatı geliştirilerek tarım arazilerindeki intikal sorununun çözülmesi,
7) Uzun vadede ortaya çıkabilecek olan risklerin bertaraf edilmesi, ürün çeşitliliği, dış ticarette sürekliliği sağlama, ürün maliyetlerinin düşürülmesi ve en önemlisi Jeopolitik siyaset açısından yabancı ülkelerde stratejik anlamda üretimin teşvik edilmesi için arazi kiralamalarının devam edilmesi, uluslararası tarım ve orman faaliyetlerinin kurumsal altyapıya kavuşturulması,
8) Tüm ilgili kurum ve kuruluşlarla etkin işbirliği yapılarak tohumdan sofraya dijital değer zincirinin kurulması, tarım sayımının yapılması ve güncellenebilir veri tabanının oluşturulması,
9) Serbest piyasa düzeni içerisinde tarımsal ürünlerde fiyat spekülasyonlarının önüne geçilmesi için stok takip sisteminin oluşturulması, gıda depolarında izlenebilirliğinin sağlanması,
10) Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuğu kapsamındaki ürünlerin artırılması, sistemin geliştirilmesi, lisanslı depo işletmelerince tarım ürünlerine dayanılarak oluşturulan elektronik ürün senetleri ticaretinin yaygınlaştırılması,
11) Aile işletmeciliğinin sürdürülebilirliğini sağlamak için kadın ve gençlerde girişimciliğin desteklenmesi,
12) Bitki ve hayvan hastalıkları ile etkin mücadelede yerli ilaç ve aşı üretiminin teşvik edilmesi,
13) Buzağı ölümleri ve döl verimi istatistiklerinde uluslararası ortalamalara ulaşılması,
14) Kırmızı et sektöründe küçükbaş hayvan eti tüketiminin özendirilmesi ve pazar payının artırılması,
15) Küçük ve büyükbaş hayvancılıkta halk elinde ıslah ve benzeri projelerle yerli ırklarımızın muhafaza ve ıslahına yönelik çalışmaların artırılması,
16) Mera hizmetlerinin yürütülebilmesi, mera niteliği taşıyan alanların tespit ve tahdit çalışmalarının ivedilikle tamamlanması, üreticiler ve üretici örgütlerine tahsis edilmesi, mera ıslahında kullanılacak bitki tohumları geliştirme çalışmalarının teşvik edilmesi,
17) Büyükşehir belediyelerinde mahallelerin kırsal ve kentsel olarak yeniden yapılandırılması, kırsal mahallelerde köy tüzel kişiliği yapısının korunması, kırsal yaşamın Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde bütüncül ve entegre bir bakış açısıyla koordine edilmesi,
18) Su ürünlerinde balık işleme sektörünün geliştirilmesi, pazarlama ve marka tescilinin desteklenmesi, ihracatın ve yerli tüketimin artırılması,
19) Yetiştiricilikte ve avcılıkta alternatif su ürünleri türleri ile üretim ve verimliliğin sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde artırılması,
20) Tarımsal verimliliğin artırılması ve kaynakların daha etkin kullanılması için bilişim teknolojisini tarım sektörüne entegre ederek Akıllı Tarım Uygulamalarının yaygınlaştırılması, Akıllı Tarım konusunda yetişmiş çiftçi/mühendis/ara eleman sayısının özel programlar uygulanarak artırılması,
21) Sertifikalı tohum kullanımının yaygınlaştırılması çalışmalarına devam edilmesi,
22) Ülkemizin yerel hazinesi olan ata (yerel) tohum çeşitlerinin korunması, geliştirilmesi ve ticarete kazandırılması,
23) Gıda ve yem güvenliği, halk sağlığı, bitki sağlığı, hayvan sağlığı ve refahını sağlamak amacıyla tohumdan sofraya tüm zincirde etkin bir izlenebilirlik sağlanması ve denetim sisteminin etkinliğinin arttırılması,
24) Tarım ve ormancılıkta İklim değişikliği ile önemi daha çok artan meteorolojik bilginin üretimin her aşamasında etkin kullanılması, iklim değişikliğinin etkilerini izlemeye ve araştırmaya yönelik faaliyetlerin arttırılması ve olası etkileri engellemeye yönelik eylem planlarının geliştirilmesi,
25) Toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilir yönetim ilkeleri çerçevesinde kullanılması, korunması ve izlenmesinin sağlanması,
26) Ülkemiz su kaynaklarının daha etkin ve daha verimli yönetilebilmesi, ihtiyaç duyulan hukuki alt yapının sağlanabilmesi amacıyla Su Kanununun çıkarılması,
27) Yeni sulama yatırımlarının ve rehabilitasyon projelerinin önümüzdeki 25 yılda tamamlanması, tarımda suyun etkin ve verimli kullanılmasının sağlanması,
28) Ar-Ge ve inovasyonda kaynakların daha etkin kullanılması için kamu, özel sektör ve üniversiteleri de kapsayacak yeni bir kurumsal altyapının oluşturulması,
29) Tarım ve ormancılıkta yerli genetik kaynakların ve biyoçeşitliliğin tespit, korunma, ıslah ve yaygınlaştırılması çalışmalarının artırılması,
30) Tarım ve orman ürünlerinde kalite ve standardizasyon çalışmalarının tamamlanması, sertifikasyon çalışmalarının yaygınlaştırılması,
31) Ülkemizde yetiştirilen ve uluslararası piyasalarda yüksek oranda talep gören tarım, gıda ve ormancılık ürünlerinde ihracat gelirlerini arzu edilen seviyelere çıkarmak için marka, kalite, standardizasyon, tanıtım ve özendirme çalışmalarının desteklenmesi, dünya üretiminde lider konumda bulunduğumuz ürünlerin tanıtım faaliyetlerinin profesyonel düzeyde yapılması ve pazar paylarının artırılması,
32) Tarım ve ormancılıkta iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının yaygınlaştırılması,
33) Tarım ve ormanla ilgili tüm mevzuatın bütüncül olarak değerlendirilmesi, yalın ve çelişkisiz bir mevzuat yapısının oluşturulması,
34) Kayıt, nakliye, hayvan pazarları ve mezbaha alt yapımızın yenilenerek, hayvan hareketlerinde etkin kontrolün sağlanması,
35) Tarımsal girdi ve finansman ihtiyacını karşılayan sözleşmeli bitkisel ve hayvansal üretim modellerinin desteklenmesi ve yaygınlaştırılması,
36) Arı ürünleri üretiminde verimliliğin artırılması ve katma değerli arı ürünlerinin çeşitlendirilmesi, bal harici ürünlerin eğitimlerinin yaygınlaştırılması, tüketiminin artırılması,
37) Atık yönetiminde sıfır atık hedefine ulaşmak için geri dönüşüm tesislerinin artırılması, atıkların değerlendirilmesine yönelik Ar-Ge projelerinin desteklenmesi,
38) Coğrafi işaretli ürünler, markalaşma ve katma değerli üretim ile pazar çeşitliliğinin artırılması, coğrafi işaretlerin yönetişim ve denetleme süreçlerinin gözden geçirilerek mevzuatın tamamlanması,
39) Kadastrosu kesinleşen ormanların tapuya tescilinin tamamlanarak, orman sınırı dışına çıkarılacak yerlerin tayin ve tespiti (2/B) çalışmalarında yaşanan mülkiyet sorunlarının giderilmesi,
40) Uluslararası standartlara uygun Ulusal orman envanterinin tamamlanması,
41) Ülkemizin uluslararası arenada orman fidanı üretim ve pazarlama merkezi haline getirilmesi,
42) Ahşap kullanımının yaygınlaştırılması, yapısal ahşap standartlarının belirlenmesi ve ahşap yapı mevzuatının düzenlenmesi,
43) Doğal kaynakların ve biyolojik çeşitliliğin tespit, korunma, geliştirme ve izlenme çalışmalarının sürdürülmesi,
44) Orman köylülerinin gelir seviyelerinin artırılması için odun dışı orman ürünlerinin çeşitlendirilmesi ve tarımsal ormancılığın teşvik edilmesi,
45) Tarımsal üretimde ve ormancılık faaliyetlerinde yenilenebilir enerji sistemleri kullanımının yaygınlaştırılması,
46) Başta çiftçilik olmak üzere Tarım ve Ormancılık sektöründe yürütülen faaliyetler için meslek standartlarının oluşturulması, çiftçilik mesleki eğitim kurumlarının açılması ve eğitim alan gençlerin teşvik edilmesi, tarım ve ormancılıkta mesleki eğitimin geliştirilmesi,
47)Organik ve organomineral gübre üretiminin ve kullanımının teşvik edilerek kimyasal gübre ithalatının ve çevre kirliliğinin azaltılması, biyolojik ve biyoteknik mücadelenin yaygınlaştırılması,
48) Üretici Örgütlerinin girdi temini, üretim ve pazarlama aşamalarında etkinliklerinin arttırılması için yönlendirilmesi,
49) Gıdada bilgi kirliliğinin tanım ve çerçevesinin belirlenmesi, bilgi kirliliği çıkaranlara cezai yaptırım uygulanması için yasal mevzuatın çıkarılması,
50) Beslenme okuryazarlığının artırılması,
51) Gıda kayıp ve israfının önlenmesine yönelik ulusal politikaların geliştirilmesi, ulusal ve uluslararası iş birliklerinin artırılması,
52) Gıdada taklit ve tağşiş cezalarının etkin caydırıcılığı için mevzuatta düzenleme yapılması,
53) Deneyim ve teknik bilgi değişimi amaçlı uluslararası projelerin teşvik edilmesi,
54) Orman içi ve kenarındaki mesken ve işyeri ruhsatlandırılmalarında yangın güvenliği açısından gerekli yasal düzenlemelerin oluşturulması,
55) Orman yangınlarına müdahalede yüksek teknoloji ve yapay zekâ uygulamalarının kullanılması,
56) Kamu kurum ve kuruluşları tarafından yürütülen tarım ve ormancılık faaliyetlerinde denetimli serbestlik kapsamında kamuya yararlı işte çalışma cezası alan hükümlülerin kullanılması,
57) Çölleşme ve erozyonla mücadelenin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi; uluslararası kuruluşlarla etkin işbirliği yapılması,
58) Tarım sektörünün en önemli problemi olan risk ve belirsizliğin azaltılması için gelir garantili ürün sigortasının çıkarılması,
59) Tarım, orman ve suyun yönetiminin aynı çatı altında toplanmasından doğan sinerjinin bölgesel dinamiklerle en etkin şekilde ekonomiye yansıtılması için bölge veya havza bazlı yönetim modeline geçilmesi,
60) Bir sonraki Tarım Orman şurasının 2024 yılında toplanması önerilmiştir.

ZEYTİNE DAİR

PAZAR RESİTALİ 12

ZEYTİNE PİRİM DESTEĞİ

Abidin Tatlı
Researcher Writer
Degustation, Instructor And Degustator

 

Sofralık Zeytine Kilogram Başı 15 Kuruşluk Prim Desteği

Söz uçar yazı kalır,

Gerçeklerin de bir gün ortaya çıkmak gibi özelliği var.

Zeytine pirim daha bundan 13 yıl önce dilimizde idi. Her yerde heyecanla söyledik. Bıkmadık usanmadık yine tekrarladık.
Sayın Metin Ölken her toplantıda, zeytine pirim diye hiç durmadan tekrarladı,
Sayın Ali Güreli bir zeytinyağcı olarak zeytine desteğini hiç ihmal etmedi,
Sayın Mustafa Alhat hep zeytine pirim desteği dedi durdu,
Rahmetli Hasan Köşklü ile yaptığımız 14. Ortak Akıl ve Güç Birliği Toplantısı ve Anısına yaptığımız 15. Ortak Akıl ve Güç Birliği Toplantısı sonuç bildirgesinde de zeytine prim desteği yapılmalı, zeytin yağına pirim desteği artırılmalı diye hep konuştuk.
En son 2017’ de 36. sayısı yayımlanan Zeytin ve Zeytinyağı Akdeniz Kültürü Dergisinin tamamında da zeytine pirim desteği talebi vurgulanarak ve zeytin yağına verilen desteğin artırılması konusu aralıksız gündemde tutulmuştur.

Çok şükür bu gün gelinen nokta da ise;

Resmî gazetede yayınlanması ile birlikte Türkiye’de ilk defa sofralık zeytine kilogram başı 15 kuruşluk prim desteği geldi.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin tâne zeytine verilecek desteğin 2020 bütçesine konulduğunu açıklaması ve zeytine kilogram başına 15 kuruş prim desteğinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylamasının ardından düzenleme Resmî gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Haber bütün zeytin üreticilerinde olduğu gibi Zeytin ve Zeytinyağı sektörünce de zeytin üreticisi adına sevinçle karşılandı.
Ülkemizde ilk defa sofralık zeytine kilogram başı 15 kuruşluk prim desteğinin verilecek. Mevcut durumda zeytin yağına 80 kuruşluk destek veriliyor. Öte yandan Tarım ve Orman Bakanlığı’nın açıklanan 2019 yılı rekolte tahminlerine göre, sofralık zeytin üretiminin 415 bin ton, zeytin yağı üretiminin ise 225 bin ton olacağı öngörülmekte.

Bundan 15 yıl önce bir avuç insan bir araya gelmiş ve hedefler koymuştu, 10 yıllık, 25 yıllık ve 50 yıllık, 100 yıl diyeceğim de biraz tuhaf kaçacak.

İsterseniz bir göz atalım;

Ne dersiniz?

5 Eylül 2006 tarihinde dernek merkezinde yaptığımız ilk genel kurulumuzda sizlerin oylarıyla göreve gelen arkadaşlarımız 22 Eylül 2006 tarihinde toplanmış, görev bölümü yaparak çalışmalarına başlamıştır.
Kuruluş amaçlarımız arasında yer alan sektörel uzlaşma konseptiyle göreve geldiğimiz günden bugüne ulusal ve uluslar arası tüm sektörel kuruluşlara işbirliği ve dayanışma çağrıları yapmış ve bu çağrılarımızın sonucunda önemli destekler sağlanmıştır. Bu bakış açısıyla sektördeki tüm etkinliklere katılınmış, pek çoğunun da organizasyon komitesinde yer alarak hem derneğimizi tanıtmış hem de etkinliklerin zenginleştirilmesine katkıda bulunulmuştur.
Yönetim Kurulu olarak, tespit ettiğimiz temel ihtiyaçlardan birisi de sektörün tamamen kendi özgü bir fuarının olmamasıydı. Bu konuda iletişim ve kaynak geliştirme komitesi sorumlumuz Yeşim Beyla’nın yaptığı çalışmalar sonucunda Ezgi-A Fuarcılık firması ile Anatolive Avrasya Zeytin-Zeytinyağı ve Prosesleri Fuarı ve Kongresi’ni gerçekleştirme kararı alınmıştır.
Alınan karar uyarınca yaptığımız çalışmalar; DTM,  Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Ege İhracatçı Birlikleri tarafından desteklenmiş ve sektör tarihinde ilk olarak zeytin ve zeytinyağı ihtisas fuarı gerçekleştirilerek sektör karma fuarlarının karmaşasından kurtarılmıştır. 25-27 Ocak 2007 tarihleri arasında ilkini çok coşkulu bir katılımla gerçekleştirdiğimiz fuarımızın en önemli konuğu ise UZK Başkanı Sayın Habib Essid olmuştur.
Fuar süresince misafirimiz olan Sayın Essid, bazı zeytin bölgelerinde de incelemelerde bulunmuş, Devlet Bakanımız Sayın Kürşat Tüzmen’le de Türkiye’nin yeniden UZK’ya üyeliği konusunda fikir birliğine varılmıştır. Fuarımızın açılışını Tarım Bakanımız Sayın Mehdi Eker, kapanış kongremize  ise Devlet Bakanımız Sayın Kürşat Tüzmen katılmıştır.
Fuarımızın açılışında İstanbul Ticaret Odası Başkanı Sayın Murat Karayalçın’ın İnternetten doğan bu dernek ve fuarın eriştiği başarı için tüm zeytindostlarını kutluyorum sözleri ise bizler için ayrıca gurur kaynağı olmuştur. Bu yıl 17-19 Nisan 2008 tarihleri arasında  2. sini gerçekleştireceğimiz fuarımızın gelişimine önemli katkıları olan TİM Başkanı, 1 Nolu kurucu üyemiz Sayın Oğuz Satıcı’ya şükran borcumuz olduğunu ifade etmek isterim. Yönetimimizin aldığı karar uyarınca başlattığımız “Yılın Zeytindostu” ödülünün ilkini de sektörümüze ve derneğimize katkılarından dolayı 1. Anatolive Fuarı’nda Sayın Satıcı’ya takdim ettik.
İç ve dış tüketimin arttırılması için tanıtımın en önemli faktörler arasında olduğunu kabul eden derneğimiz, tanıtım konusunda da bir dizi etkinlik gerçekleştirmiş ve projeler geliştirmiştir. Bu projelerden birçoğu uygulamaya geçirilmiş bazı projelerimizi hayata geçirmek içinse uygun atmosfer ve kaynak arayışları sürdürülmektedir. Bu projelerimizden biri de Zeytindostu Kervanı Projesidir.
Zeytin ve zeytinyağı ürünleri ile tefriş edilen bir Tırı Anadolu’nun yaklaşık 50 merkezindeki tüketicilerin ayağına götürerek tanıtım yapmayı planladığımız ve bu sayede iç tüketimin artmasına önemli katkılar sağlayacağını düşündüğümüz projemizin altyapısı hazır, sektörümüzden gerekli desteği aldığımız noktada yola çıkacağız.
Tüm bu çalışmalarımız sürerken, derneğimizin birinci kuruluş yılını üyelerimizle kutlamak amacıyla İzmir’de bir kuruluş yemeği düzenlenmiş ve 200’e yakın üyemizin katılımıyla 1. kuruluş yılımız coşkuyla kutlanmıştır.
Kurumsallaşma yolunda hızlı adımlar atılırken, kurumsallaşmanın olmazsa olmaz ilkelerinden olan olan marka kavramı konusunda atılımlarda bulunulmuş ve Destek Patent sponsorluğunda başta Derneğimizin ismi olan Zeytindostu markası olmak üzere Anatolive ve diğer tüm markalarımız tescil ettirilmiştir.
Markalarımıza sahip çıkarken temel ilkelerimizden olan kalite konusunu da unutmadık. Her alanda kaliteyi ön planda tutan derneğimize Bamer Danışmanlık sponsorluğunda ISO-9001 Kalite Yönetim Sistemi Belgesi’ni de kazandırdık.
Kurumsal oluşumların kurumsal faaliyetleri de olmalıdır anlayışıyla geleneksel Zeytindostu Takvimleri projesi de bu dönemde hayata geçirdiğimiz projeler arasında yerini aldı. Bu yıl ikinci kez üstelik iki farklı takvim formatında hazırladığımız takvimlerimiz için yine siz değerli üyelerimize başvurduk. Her etkinliğimizde olduğu gibi takvim çalışmamızda da bizleri yalnız bırakmadığınız için bir kez daha teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Sektördeki kalite karmaşasına çözüm bulmak amacıyla uluslararası normlarda bir kalite yarışması düzenlenmesi fikri de önceliklerimiz arasındaydı. Bu yıl bu projemizi de hayata geçirmiş bulunuyoruz. Sektöre kazandırdığımız ilklerden biri olan 1. Ulusal Natürel Sızma Zeytinyağı Kalite Yarışması’na çeşitli bölgelerde 24 katılım gerçekleşmiş, halen numune alım çalışmaları devam etmektedir. Sponsor firmalarımız, Vakıfel, Ege Analiz (yurtdışı sponsorlar), Alfa Laval firmalarının destekleriyle düzenlediğimiz yarışmamızın ödüllerini Nisan Ayında Anatolive Fuarı’nda sahiplerine takdim edilmiştir.
Uzlaşma temelli yaklaşımlarımıza en iyi örneklerden biri de UZZK’ya üyelik başvurusunda bulunulması ve UZZK üyesi olunmasıdır. Zeytindostu Hareketinin UZZK oluşumu içerisinde de sektör adına önemli katkılarda bulunacağına inanıyoruz.
Sektörde özlenen yüzde 100 sivil toplum yapılanması modelinin sektörde beklenen karşılığını bulması doğru yolda olduğumuzu, emeklerimizin boşa gitmediğini ortaya koyuyor. Çalışmalarımızın AB tarafından da yakından izlendiği duyumlarını almak ise bizler için gurur kaynağı oluyor.
Sektörün kangren olmuş sorunları da çalışma dönemimizde yakından takip edilmiş, prim ve tağşiş konuları için ses getirici projeler ortaya konulmuştur. “Zeytin yağına 1 YTL Zeytine 20 Kuruş Prim” kampanyamız bu projelerden en çok ses getirenleri arasında yer aldı. Meclis gündemine taşınan bu kampanyamız büyük destek bulurken, yakında ciddi sayılabilecek bir prim oranının hükumetçe kabul edilme aşamasında olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz. Bu başarı etkin sivil toplum örgütlerinin gücünü ortaya koyan önemli bir örnektir.
Sektörün baş belası olan tağşiş için de etkin bir mücadele başlatılmış, prim konusunda olduğu gibi bu sorun için de derneğimizin bütün olanakları seferber edilmiş, konu hakkındaki bütün girişimlere destek verilmiş, ilgili kurumlarla işbirliğine gidilmiştir. Aydın’da başlatılan tağşiş operasyonun aktörleri arasında yer alınarak protokole imza koyulmuştur.
Artan üye sayımızla birlikte derneğimizin adı yaygınlaşırken, görsel ve yazılı medyanın ilgi odağı haline gelmemiz kaçınılmazdı. Medya organları ile sürdürdüğümüz sağlıklı ve düzenli iletişim sayesinde yüzlerce yazılı basın organı ve onlarca TV-Radyo derneğimizi konu alan haberler yayınlamış, yöneticilerimiz sayısız TV programının konuğu olmuşlardır. Medya ile ilişkilerimiz yeni dönemde de artan seviyede sürdürülecektir.
Yurt dışında olup bitenler de ana faaliyetlerimiz arasında yer almıştır. Yurt dışındaki tüm etkinlerle ilgili gerekli girişimler sürdürülmüş bu etkinlerin bazıları için geziler tertip edilmiş ve üyelerimizin sektördeki son gelişmeleri yerinde görmeleri sağlanmıştır. İspanya’ya yaptığımız gezinin benzerleri de yeni dönemde de devam etmelidir.
Yurt dışı etkinliklerimiz sadece bizim yaptıklarımızla sınırlı kalmadı elbette. Uluslararası arenada da referans noktası olarak kabul edilen derneğimiz Milano Ticaret Odası’ndan aldığı davetle İtalya’ya giden sektörel heyetin içinde yer alarak, Türk zeytin ve zeytinyağı sektörünü başarı ile temsil etmiştir.
Yurt içindeki tüm şenlik, panel, sempozyum, toplantı gibi etkinlerin tamamında yer alan derneğimiz zeytin bölgelerinde de sayısız etkinlik ve toplantı gerçekleştirerek, sektörün sorunlarının tespiti ve çözüm yolları konusunda girişimlerde bulunmuştur.
İki yıl gibi kısa bir sürede yaptıklarımızı sadece anlatmak bile saatler sürebiliyor. Tüm bu çalışmalar yönetim ve denetimdeki arkadaşlarımızın özverili çabaları ve sizlerin yoğun destekleri ile gerçekleştirilmiştir.
Bugün burada 300’ü aşkın üyesi, binlerce sempatizanı ile sektörün en güçlü sivil toplum örgütü olarak karşınızda bulunmanın gururunu yaşıyoruz.

Demişti;..

2007 de derneğimizin ilk yönetimi ilk faaliyet raporunda

Bütün bu çalışmaları yapan Zeytindostu Derneğini aradı gözüm.
Maalesef Sektöre söyleyecek tek kelimesi yoktu.
Basında başkanı zeytinci olan EZZİB başkanını aradım, maalesef o da yoktu.
Marmarabirlik ve Akhisar Ticaret Borsası dışında kimsecikler haberdar bile değildi.

Oysa biz ne hayaller kurmuştuk. Ne hayaller…

Son bayrağı ben teslim ettiğim için maalesef en büyük suçlu benim. iyi ellere teslim edemediğimi bir kez daha görmüş oldum.

Maalesef!

Gelinen nokta…

Yıllarca 20 kuruş zeytine, 1 lira zeytin yağına pirim desteğinden;
Bunca büyük projelerden ve hedefler içerisinde, onlarca bitirilen projelerden sonra eğitimcinin masaya koyduğu kendi markalı etiketi ürünü, kartviziti ile verilen tadım eğitimlerine;
Ek olarak da:  415 bin ton zeytin ve 225 bin ton zeytinyağı bir kenara itilerek; yılda 5 ton bile üretilip saklanamayan 100 ml yüksek polifenollü natürel sızma zeytin yağını 100 lira ya nasıl satarım diye bürokrasi ve bilim koridorlarını mekân tutan bir yönetim…

Ne diyelim!

Söz unutulur yazı kalır…

Zaman en büyük hakemdir…

Saygılarımla…

http://www.zeytinagacidergisi.com/yazar-cafe/soz-ucar-yazi-kalir-9206

http://www.zeytinagacidergisi.com/mansetler/olken-ve-tatlidan-zeytine-prim-degerlendirmesi-9207

Sayın Ali Güreli;
Yaklaşık 10 yıl önce kamuda bir araştırıcı mühendis olarak zeytin rüzgarının arkamızdan estiği dönemde tanıdım.
Hep düşündüğüm ama söyleyemediğim, farklı şeyleri söyleyen bir adam.
Neden bu kadar sivri dilli ki?
Ne gerek var ki?
Hiç te ihtiyacı yok ki!
İlginç Allah Allah dedim.
Oysa, fikir olarak  farklı saflarda olsak bile,akıl sahibinin doğruları tektir. Farklı düşünür ama objektif baktığında doğru birdir dediğini ve aynı  doğru da buluştuğumuzu gördüm.
Çünkü; herkese göre değişen doğru; herkesin işine öyle geldiğinden olduğunu biliyoruz.
O yıllardan beri sektörün STK ları ve sektör faaliyetlerinin tamamında olmaya çalıştım ve hepsine de Ali Ağabey’i davet edip katılmasını sağlamaya çalıştım. Ne istedi isem hepsine mutlaka olumlu bir cevap aldım. Hiçbir zaman da bahane uydurup gelemem demedi. İki eli kanda da olsa geldi. Hemde bütün çevresi ile.
Anadolu sektöre uzaktı ya, gelmeliydi. Bilgileri paylaşmalı idi. Bundan da hiç tereddüt yaşamadı ve yaşamadık.
Hele 7. Ortak Akıl Toplantısı 9 Nisan 2010 ‘ da Mardin’de 1000 (bin) kişilik salonun hınca hınç dolduğu salona hitap ederken ve Sn. Mardin Valisinin bizim azmimizi inancımızı kırmamak için evet dediği,ancak açılış konuşmasında gördüğü manzara karşısında  toplantı sonuna kadar görüşmelerini iptal edip salonda kalması ve akşamına verdiğimiz yemekte, yemek boyunca salondan hiç ayrılmayışı…
Unutanlar var mı?
Bir yıl kadar önce facebook da 10 yılda on binlerce saat emek verdiğimiz STK mız için inşallah Bir Guruh’un eline geçmez deyince rahatsız olanların, panik içinde dolaylı olarak bana ulaşıp yazımı kaldırmak için takla atanların; parasını yatırmadığı için yarışma da diskalifiye eden ve ödül törenine bile davet edilmeyen bir yönetim anlayışı GURUH değilde nedir bilmedim.
Bölgedeki 10 il bir ay boyunca tek tek dolaşılıp sektr bileşenleri davet edilerek 1000 kişiyi Mardin’e toplayan, daha sonra ki toplantı da sponsorun ödemekten vazgeçtiği için ödül törenini giderlerinin 10,500.00 TL öderken!;yıllarca yüz akımız diye onurla,gururla mücadele edip başarmaya çalışıyorken, bir numune parasını ödeyemediği için kalite  yarışmasından diskalifiye edilmesi; bir YÖNETİM MANZUMESİ için ne denir ki?
Diyenler çıkıyor işte.
Elbet bir gün çok daha yüksek sesle de söyleyenler de çıkacak,
Endişeniz mi var?
Sakın olmasın.
Sakın!
İnsan Haddini bilmeli.
Bazen öyle oluyor ki sıradan bir devlet memurluğundan bir yere geliyor. Kader, şartlar ya da tesadüf. Adını ne derseniz ve nasıl koyarsanız.
Kocaman bir sektör var karşınızda çok yüz milyon dolarlık iş adamları.
O kadar çok şey görüyorsun biliyorsun. boğazın düğümleniyor ve yutkunuyor hiç açılmamak üzere fermuarı çekip bildiğin ne varsa yüreğinin derinliğinde yok olmaya bırakıyorsun.
Sıradan bir mühendis iken yaptığın girdaplı yolculuk ve o arenada yer almaya çalışırken fırsatı bilen abilerin dostların bir damla suda boğmak için yaptığı amansız mücadelede kaybetmek zorunda bırakılırken,
Haddini bilmek susmak gerekiyor.
Kim bilir belkide başka bir kapı açar asıl rızkın sahibi ve belki de konuşma fırsatı verir.
Çünkü der ya Şems-i Tebrizi, Hakk’ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. “Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir” diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
Olsun
Yinede söyleyemediklerine tercüman olan Ağabeylerin var ya? Daha çok konuşması gerekirsen kaybetme korkusu ile hep susan Abilerin var iken…

‘’Tam 39 senedir iş adamıyım bu ülkede, 25-30 senede iş alemini temsil eden STK (sözde)’lar da yönetim kurulu üyeliği ve başkanlık yaptım . Bu süre zarfında bir çok insan tanıdım iyi/ kötü,
Ülkede kötü giden ne varsa insanlar politikacıları suçlarlar haklı olarak. Halbuki ülkenin ekonomisini , çarkların dönmesini (iyi/kötü) iş alemi sağlar.
Yani hiç bir ülkede iş alemi çok sofistike başarılı insanlardan oluşup, politikacılar ise tersine yeteneksiz ve başarısız insanlardan oluşmaz.
Kapitalizm bir sistemdir ve kuralları vardır (iyi/kötü), en temel kuralı sermaye birikimidir. Yani öyle bir günde müthiş zengin veya çok büyük iş adamı olunmaz normalde. Günah keçisi hep politikacılardır da, sinsice hep kazanını desteklemek dışında bir fikir beyan etmemiş iş aleminin hiç dahli yok mudur kötü gidişatta. Hep kuralına göre mi maç yapmışlardır, misal hiç oligopolist piyasalar oluşturamamışlar mıdır, vs vs.
Ben kendi sektörünü bilirim en azından ve yaşadıklarımı. Şimdi özellikle genç arkadaşlar, bir otomotiv kara borsacısından, özgür basın patronu olamayacağını, azınlıkların malına çökmüş adamlardan da hiç bir halt olamayacağını bilmeliler.
Türkiye iş aleminin sermaye birikimi ve iç göç irdelendiğinde zaten politikacıların yan rol oyuncusu olduğunu görecek çoğu insan.
Her kriz olduğunda şaşkın tavuk gibi hem yönetenleri kızdırmamak için, masalarında, kulislerde söylediklerini söyleyemeyen, hem de sütten çıkmış ak kaşık gibi kendilerinde hiç hata aramayan iş alemi ve onların business class ta yolculuk yapan stk yöneticileri.
Öyle ülkemiz için daha çok çalışacağız vs gibi hamasetle ekonomi bu hale geldi. Yurt dışı tetkik gezileri yapıp, döndüğünüzde daha ziyade gittiğiniz şehirlerin kerhanelerini vs anlattınız, misal hukuk sistemini filan hiç tetkik etmediniz ve hukuk olmayan yerde ekonominin öyle maşallahla falan büyümeyeceğini öğrenemediniz, hoş zaten hukuk olsa sizi oralara seçmezler, iyisimi siz devam edin , el ele vermeliyiz deyin, sıkışınca politikacılara atın suçu, blackcard larınıza mil puan işletin bol bol, yazın yengeyi çocukları alıp oraya buraya gidersiniz beleşten. Hadi hayırlısı bütün dünya bizi kıskanıyor zaten.
Yes demeyi bilmeyen, ama dünyayı fetheden Türk İş alemi.
Hav ar yu

Evet Ali Ağabeyciğim Hav ar yu?
Umudum o dur ki ;
‘’Bu güne kadar sosyal medyada yazdığın bütün yazıları toplayarak editleyip Türk Zeytin ve Zeytinyağı sektörüne ‘’okunması için sunmaktır.
Diline yüreğine sağlık…
Saygılarımla

Abidin Tatlı

Değerli Katılımcılar,

Düzenleme Kurulu adına sizleri, 18-20 Nisan 2019 tarihleri arasında İstanbul-Cevahir Hotel Asia’da düzenlen YABİTED IV. Bitkisel Yağ Kongresi’ne davet etmekten mutluluk duymaktayım.  Kongre kapsamında yağ ham maddelerinden rafine yağlara, sürülebilir yağlardan zeytinyağı ve atık değerlendirmeye kadar farklı konularda güncel gelişmeler ve araştırma sonuçları tartışılmıştırtır. Dünya nüfusunun hızlı artışı ve ekonomik gelişmişlikle birlikte, temel gıda maddelerimizden olan yağlara da talep artmaktadır.  Kalite bilincinin artması ve toplumu bilgilendirme çalışmalarının hız kazanması gibi etkenler ise, güvenli gıda tüketimini ön plana çıkarmaktadır. Bu alanlarda yaşanan gelişmeler, Dünyanın gelişmiş ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de konunun paydaşları tarafından dikkatle izlenmektedir.  Diğer taraftan, yağlar beslenme açısından en fazla sorgulanan gıda gruplarındandır. Fakat konunun uzmanı olmayan kişiler tarafından üretilen yanlış bilgilerin topluma çeşitli yollardan aktarılması, yağ-beslenme ilişkisinin topluma doğru iletilmesindeki en büyük engeldir.  Bitkisel yağlara tağşiş yapılması da tüm paydaşların birlikte çalışarak aşması gereken önemli problemlerden birisidir. Önceki kongrelerde olduğu gibi, Yağ Bilimi ve Teknolojisi Derneği (YABİTED)’nin bu kongredeki amacı da, akademisyen, sanayici ve kamu çalışanını bilimsel bir platformda bir araya getirerek, bitkisel yağlarla ilgili bilimsel ve teknik gelişmelerin yanı sıra, yasal düzenleme ve ticari boyutların masaya yatırılmasını sağlamaktır.
Kongre başlamadan önce (17-18 Nisan 2019) Filtration & Membrane World LLC tarafından düzenlenecek olan kursta, dünyanın önde gelen uzmanlarından hem sanayici hem de akademisyenlere yönelik bilimsel ve teknik sunumlar yapılacaktır. İkinci günün devamı ile üçüncü günde ise kongrenin teknik programı gerçekleştirilecektir. Kongre, dördüncü gün için planlanan sosyal programla sona erecektir.  İki yılda bir YABİTED tarafından düzenlenen Bitkisel Yağ Kongresinde katılımcılar, bir taraftan sahip oldukları bilgi, bulgu ve tecrübeleri paylaşma, diğer taraftan konunun paydaşlarıyla tanışma ve işbirliği imkanlarını artırma fırsatları bulabilmektedir. Böylece, araştırmacılar arasındaki iletişimin artması ve sanayi-üniversite işbirliğinin gelişmesine katkıda bulunulmaktadır. Önceki kongrelerde olduğu gibi, IV. Bitkisel Yağ Kongresinin de başarıya ulaşması sizlerin katılım ve destekleriyle mümkün olmuştur. Kongremizde sizleri de aramızda görmek, katılım ve desteğiniz için teşekkür ederim.

Saygılarımla,
Prof. Dr. Aziz Tekin

DÜZENLEME KURULU BAŞKANI
Aziz TEKİN (Ankara Üniversitesi)

KONGRE SEKRETERYASI
Aslı YORULMAZ (Adnan Menderes Üniversitesi)
Hakan ERİNÇ (Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi)

ÜYELER (Alfabetik Sıra İle)
Abidin TATLI (Olivasa Gıda)
Beraat ÖZÇELİK (İstanbul Teknik Üniversitesi)
Metin YURDAGÜL (MÜMSAD)
Murat TAŞAN (Namık Kemal Üniversitesi)
Selma TÜRKAY (İstanbul Teknik Üniversitesi)
Suat SÖBÜÇOVALI (Sunar Grup)

Kongre Konuları

  • Dünya’da ve Türkiye’de Yağ Sanayi
  • Yağ Ham maddeleri
  • Yağ Kimyası
  • Yağ Üretim Teknolojileri
  • Yağ Rafinasyon Teknolojileri
  • Yağ Modifikasyon Teknolojileri
  • Sürülebilir Yağlar – Margarin
  • Zeytinyağı
  • Oksidasyon ve Kızartma
  • Yağ Biyoaktif Bileşenleri
  • Atık ve Yan Ürün Değerlendirme
  • Kalite Kontrol ve Yasal Düzenlemeler

Zeytin ve zeytinyağı ihracat şampiyonlarının gurur günü

Zeytincilik sektörü, 2018 yılında Türkiye’ye 405 milyon dolar döviz kazandırırken, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği sektörün ihracatının 180 milyon dolarlık dilimini gerçekleştiren 20 üyesini ödüllendirdi.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği’nin 2018 yılı olağan mali genel kurulunda, 2018 yılında sofralık zeytin ve zeytinyağı ihracatında ilk 10’a giren firmalar ödüllendirildi.
Ege İhracatçı Birlikleri’nde gerçekleştirilen genel kurulda konuşan Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, 2018 yılını ihracat rekoru ile tamamladıklarını, ambalajlı zeytinyağı ihracatının bu sezon yüzde 83’lük artışla 11 bin 795 tondan, 21 bin 725 tona yükseldiğini dile getirdi.

Ege Bölgesi’nden tarım ürünleri ihracatı 5 milyar doları geçti
Türkiye’nin 2018 yılında 168,1 milyar dolar ihracatla rekor kırdığı bilgisini veren EZZİB Başkanı Davut Er, “Toplam ihracatta tarım ürünlerinin payı yüzde 14 ile 23 milyar dolar seviyesine ulaştı. Bu rakamın 5 milyar doları, yani yüzde 22’si ise Ege İhracatçı Birlikleri üyeleri tarafından gerçekleştirildi. Bu rakamları bölgemiz için son derece sevindirici ve gurur verici olarak görüyorum. Bu son derece önemli bir rakam ama Ege Bölgesi için yeterli değil. Katma değerli ürünlerle bu rakamı iki katına çıkarmak içten bile değil” dedi.

Zeytincilik sektörü ihracatı 400 milyon doları geçti
2017/2018 zeytin ve zeytinyağı sezonu ve yeni sezon hakkında da konuşan Er, şöyle devam etti: “1 Ekim 2017 tarihinde başlayan 2017/2018 sofralık zeytin sezonu Eylül sonu itibariyle tamamlandı. 30 Eylül 2018 tarihi itibariyle sofralık zeytin ihracatımız, bir önceki sezonun tamamına kıyasla miktar olarak yüzde 16 artarak 58 bin tondan 68 bin tona, değerde ise yüzde 15 artarak 110 milyon dolardan 127 milyon dolara yükseldi. 2017/18 sezonu özellikle zeytinyağı ihracatımız için çok verimli geçti diyebiliriz. 1 Kasım 2017 tarihinde başlayan zeytinyağı sezonu, 31 Ekim 2018 tarihi itibariyle tamamlandı. İhracat rakamlarımıza baktığımızda, bir önceki sezona oranla miktar bazında yüzde 49 artarak 44 bin tondan 66 bin tona, tutarda ise yüzde 46 artarak 174 milyon dolardan 255 milyon dolara ulaştı Prina yağı ile birlikte toplam sektör ihracatımız 400 milyon doları geçti.”

Ambalajlı zeytinyağı ihracatında yüzde 83’lük artış
2017/18 sezonunda ambalajlı zeytinyağı ihracatının yüzde 83’lük artışla 11 bin 795 tondan, 21 bin 725 tona yükseldiğini anlatan EZZİB Başkanı Er, “Toplamda 92 milyon dolar tutarında zeytinyağını ambalajlı olarak ihraç ettik. Özellikle katma değeri yüksek bir ürün olarak ambalajlı zeytinyağı ihracatımızın yükselişini sektörümüz için son derece önemli bir gelişme olarak görüyorum. Dünya standartlarına göre kaliteli bir zeytinyağı üretimimiz var ve bu yağların ambalajlı olarak ihracatındaki artışı görmek bizi sevindiriyor ve ihracat hedeflerimize ulaşma konusunda umutlandırıyor” diye konuştu.

Sofralık zeytin ihracatındaki artış zeytinyağı ihracatındaki düşüşü telafi ediyor
2018/2019 sezonu ile ilgili de bilgi veren Er, sözlerini şöyle sonlandırdı: “1 Ekim 2018-31 Mart 2019 arasındaki 6 aylık dönemde, sofralık zeytin ihracatımız miktarda yüzde 46 oranında artış ile 52 bin tona ulaştı, 1 Kasım 2018-31 Mart 2019 arasındaki 5 aylık dönemde zeytinyağı ihracatımızın ise miktarda yüzde 28 düşüş ile 30 bin ton olarak gerçekleşti. Bu sezon zeytinyağı ihracatımızdaki düşüşü zeytin ihracatımızdaki artış ile önemli ölçüde telafi ettiğimizi düşünüyorum. Umarım önümüzdeki sezonlarda hem zeytin, hem zeytinyağı ihracatımız artarak devam edecek ve Türkiye’de tek birlik durumunda olan Zeytin ve Zeytinyağı Birliğimiz tarım sektörlerinin parlayan yıldızı olmaya devam edecektir.”

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde sofralık zeytin kategorisinde ödül alan firmalar şunlar oldu;

“ZER YAĞ SANAYİ VE TİCARET A.Ş., MAROLİ GIDA SANAYİ VE DIŞ TİC. A.Ş., EKER GIDA NAK.İNŞ.SAN.TİC.LTD. ŞTİ., AGME GIDA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ, KORHAN PAZARLAMA VE DIŞ TİC. A.Ş., YUNUSLAR TARIM ÜR.GIDA İNŞ.TUR NAK.SAN.VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ., GİNTAŞ TARIM ÜRÜNLERİ PAZARLAMA İTHALAT İHRACAT SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ., YENİÇAĞ GIDA SAN.VE TİC.A.Ş., SUNAN GIDA SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ ve SALTAY DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.”

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde zeytinyağı kategorisinde ödül alan firmalar ise şöyle sıralandı;

 “NEJAT ATALAN DIŞ TİCARET A.Ş., SAVOLA GIDA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ, MARBIL YAG SAN.VE TIC. A.S., SURTAŞ İŞLETMECİLİK İNŞAAT SAN.VE NAKLİYAT LTD. ŞTİ., BUNGE GIDA SAN. VE TIC. A.Ş., MARGE MADEN ARAŞTIRMA GELİŞTİRME YATIRIM İHR.TİC.LTD.ŞTİ., KOZMOPOLİTAN GIDA SAN.VE TİC. A.Ş., S.S.TARİŞ Z.VE Z.YAĞI T.SA.KO. BR.KISA ADI.TARİŞ ZEY.Z.YAĞ B., VERDE YAĞ BESİN MADDELERİ SAN. VE TİC.ANONİM ŞİRKETİ, KOZAKLI TARIM ÜRÜNLERİ TİCARET LTD.ŞTİ.”