ZEYTİN BAHÇELERİNDE GÜBRELEME

Giriş

Zeytinliklerden bol mahsul almaya en büyük etki yapan faktörlerden birisi gübrelemedir. Zeytin ağacı vegetatif gelişme ve mahsul verme devresinde topraktan oldukça fazla besin maddesi alır ve kullanır. Zeytin ağaçları tarafından harcanan besin maddeleri tekrar gübreleme yoluyla toprağa verilmelidir. Sağlıklı bir dallanma, iyi bir gelişme ve mahsul ancak gübreleme ile sağlanmakta, aynı zamanda ağaçların soğuğa ve kuraklığa mukavemetleri artmaktadır.

Zeytin ağacında gübreleme ağacın dikimi ile başlar bunu izleyen yıllarda devam eder.

Uygulanacak gübreler kış ayları sonunda, ilkbahar yağmurlarından önce verilmelidir.

Zeytinde kimyasal gübrelerin yanı sıra;  çiftlik gübresi,  yeşil gübreler de kullanılabilir.

Doğru gübreleme, bitkinin ihtiyacını karşılamalı ve topraktan alınamayan bitki besin maddesi miktarlarını temin etmelidir.

Zeytinliklerimizde kullandığımız kimyevi gübreler, hayvan gübreleri ve yeşil gübreler vasıtasıyla zeytinliklere üç önemli besin maddesi verilmektedir.

Bunlar azot, fosfor ve potasyumdur. Her üçünün yeterli miktarda verilmesi gerekmektedir. Yaprak ve toprak analiz neticelerine göre en doğru şekilde gübre dozu tayin edilmelidir. Bununla beraber pratikte zeytin ağaçlarını mahsul verimlerine göre üç sınıfa ayırmak suretiyle gübre dozları tavsiye edilebilir. Yağış durumu, toprak yapısı, ağaçların yaşı, genel durumları göz önüne alınarak verilecek gübre miktarı biraz azaltılabilir veya çoğaltılabilir.

Bitkilerin gelişmesi için,  16 element temel olarak kabul edilmiştir.

Karbon       (C) Hidrojen (H)           Oksijen (0)          Azot (N)
Fosfor (P)  Potasyum (K) Magnezyum (Mg) Kalsiyum (Ca)
Kükürt (S)      Demir (Fe)   Manganez (Mn)     Çinko (Zn)
Bakır (Cu) Molibden (Mo) Bor (B) Klor (Cl)

Bu elementler olmaksızın bitkiler hayat devrelerini tamamlayamaz.

Mineral olmayan üç element (C, H ve 0), zeytinin kuru ağırlığının yaklaşık % 95’ini tutar. Fotosentez sırasında, bu üç element bitkinin başlıca besleyici bileşiği olan karbonhidratın oluşumunu sağlar. Kalan % 5’i gübrelemede önemli olan elementlerden meydana gelir.

Toprakta yeterli rutubet yoksa verilen gübreler, gelişmeyi ve verim artışını etkilemez. Verim artışının sağlanması için zeytinliklerin sulanması, yağmurların toprakta muhafazası, yabani otlarla mücadele, meyilli zeytinliklerin teraslanması gibi tedbirlerle toprağın su dengesinin teminine çalışılmalıdır.

1. BİTKİ BESİN ELEMENTLERİ

1.1. AZOT (N)

a) Belirtileri:

1-Yapraklarda nekroz (sararmalar),

2-Alt ve orta kısımlarda yaprak dökümü,

3-Sürgün teşekkülünde azalma,

4-Somak ve çiçek teşekkülünde azalma,

5-Çiçek ve meyve dökümü,

6-Meyvelerde küçülme,

7-Meyvelerde et oranında ve yağ miktarında azalma,

b) Nedenleri: 

1-Toprakta azot yetersizliği,

2-Toprakta organik madde yetersizliği,

3-Düşük toprak sıcaklığı,

4-Fosfor miktarının düşük olması,

5-Aşırı kuraklık,

c) Çözümü: 

1-Topraktan azotlu gübrelerin verilmesi,

2-Toprak koşulları olumsuzsa yapraktan suda eritilmiş düşük dozlu üre verilmesi,

3-Ara ziraatı olarak baklagil türü bitkilerin ekilip toprağa gömülmesi.

Azot Gübrelemesi:

Toprakta yeterli miktarda su bulunması halinde, isabetli azotlu gübreleme; sürgün gelişmesini, ağaç başına meyve miktarını, verimliliği arttırır.

Kuru şartlardaki zeytinliklerdeki denemelerde zeytin, ağaç başına 0,6 kg.ın altındaki azot seviyelerinde artan miktarlarına olumlu cevap vermiştir.

Geleneksel zeytinliklerde zeytinliğin verimlilik düzeyine bağlı olarak, ağaç başına 0,5 ile1 kgaralığında bir dozaj tavsiye edilir.

Yaprak azotunun %1.5’in üzerinde kaldığı sürece, ağaç başına 1kg tamamlayıcı azot uygulanır.

Kuru şartlardaki zeytinliklerde, kademeli azot verilmesinin bir avantajı yoktur.

Gübre ağaç taç izdüşümüne serpilerek çapa veya tırmık gibi aletler yardımı ile toprakla karıştırılır.

Amonyak veya üre formunda, sadece kışın bir uygulama yapılır.

Üre,  yapraklardan çabucak alınabilen bir azotlu gübredir. Bitki tarafından çabucak emilir ve kullanılır. Hemen yapraklara, çiçeklere büyüme zamanında meyvelere taşınır.

Ürenin yapraktan uygulaması, meyve oranını arttırır, meyve dökümünü azaltır, verim artışı sağlar.                                                                                                                        

Damla sulama yapılan zeytinliklerde şubattan ağustosa kadar sırasıyla, aylık olarak aşağıda belirtilen oranlarda azot verilmesi tavsiye edilir.                                                     

Aylar

Şubat

Mart

Nisan

Mayıs

Haziran

Temmuz

Ağustos

Oranları(%)

2

5

0

25

35

1

8

1.2. POTASYUM (K)

a) Belirtileri:

1-Yaşlı yapraklarda uç kısmı kahverengi, dip kısmı sarı yaprakların oluşması,

2-Yapraklarda ve meyvelerde küçülme,

3-Meyvede et oranı ve yağ miktarında azalma,

4-Soğuk zararı ile hastalık ve zararlılara karşı direncin azalması.

b) Nedenleri:

1-Toprakta potasyum yetersizliği,

2-Toprakta katyon değişim kapasitesinin düşük olması.

c) Çözümü:

1-Topraktan potasyumlu gübrelerin verilmesi,

2-Potasyum sülfat, potasyum klorür ve potasyum nitrat gübrelerinden biri suda erimiş şekilde yapraklara takviye olarak verilmesi.

Damlama sulama yapılan zeytinliklerde, su ile birlikte devamlı gübre vermek suretiyle gübreli sulama tekniği kullanılabilir.

Potasyumun % 15’ini ilkbaharda, % 35’ini yazın % 50 sini meyve olgunlaşma döneminde, sonbaharda verilmesi önerilmektedir.

Potasyum yapraktan gübreleme daha faydalı olur. Potasyum nitrat iyi emildiğinden dolayı potasyum sülfattan daha etkilidir.

Potasyumlu ve fosforlu gübreler, ağaç taç izdüşümünde açılan 20–25 cm.lik çukurlara verilir.

Potasyum nitrat kullanılarak yapraktan gübreleme uygulanan toplam sıvının 1000 l/ha olması halinde % 2-3’lük çözeltilerin kullanılması tavsiye edilmektedir.                            

Normal ve Potasyum noksanlığı gösteren zeytin meyveleri (NPFI)

1.3. FOSFOR(P)

a) Belirtileri: 

1-Gelişme yavaşlar, yapraklar küçülür,

2-Dalların boğum araları kısalır, kökler zayıflar,

3-Çiçeklenme azalır, çiçek açması gecikir,

4-Meyve çekirdeği küçülür, meyveler geç olgunlaşır,

5-Karbonhidrat miktarı azalacağından gelişme zayıflar.

6-Sonuçta ürün miktarı azalır

7-Filizlerin pişkin ve sağlam olması engellenir,

8-Soğuklara ve kuraklığa olan duyarlılık artar

9-Meyvelerde kalite azalır, yağ oranı da normalin altına düşer.

b) Nedenleri:

1-Toprakta organik madde yetersizliği

2-Soğuk ve nemli koşullar

3-Asit yapılı topraklar neden olabilir.

c) Çözümü:

1-Toprak ve yaprak analizleri yaptırılarak, analiz sonuçlarına göre topraktan fosforlu gübre uygulamaları yapılmalıdır.

Fosfor Gübrelemesi:

Zeytin ağacını fosfor ile gübrelemenin verimliliğe yansıması nadiren görülür.

Fosfor uygulamaları temmuzda yapılan yaprak analizleri, noksanlık seviyesi tespiti ile tavsiye edilir.

Ağaç hacmi yaklaşık 80m3 olan geleneksel zeytinliklerde fosforik asit veya mono- amonyum fosfat kullanmak suretiyle;  ağaç başına 30–40 gr. fosfor püskürtülür.

1.4. BOR (B)

Azotla birlikte bor, ağaçta en az hareketli bir element olup etkisini çabuk gösteren bir besin maddesidir.

a) Belirtileri:

1-Genç yapraklarda yaprak ucundan başlayarak “V” şeklinde kloroz ve nekrozlar (sararmalar),

2-Yapraklarda küçülme ve dökülme,

3-Sürgün ucunda kurumalar,

4-Gövde ve sürgünlerde bodurlaşma,

5-Kurumuş, yaprağını dökmüş dallar ve çalılaşma,

6-Meyvede şekil bozukluğu.             Zeytin yapraklarında bor noksanlığı (Dikmelik, Püskülcü 1990)

b) Nedenleri:

1-Toprakta bor eksikliği,

2-ph düşüklüğü,

3-Aşırı kireç uygulaması,

4-Aşırı kuraklık.

c) Çözümü:

 Kalsiyum (ca) eksikliği

Bor Gübrelemesi:

Kireç kapsamı 10’dan düşükse, 300- 700 gr boraks topraktan, (Yaşa göre miktar değişir.) Kireç kapsamı 0’dan ( sıfır) yüksekse, noksanlık şiddetine göre %O.3-0.6’lık boraks solüsyonu; çiçeklenme öncesi, meyve tutumundan sonra, olmak üzere 2 kez püskürtülür. 

1.5. DEMİR (Fe)

a) Belirtileri:

1-Genç yapraklarda kloroz (sararma),

2-Yaprak damarları yeşil, damar arası renk açılması,

3-İleri safhada sürgün kuruması.

b) Nedenleri:

1-Demir noksanlığı.

c) Çözümü:

1-Ağacın gövdesine kuru ve sulu demir tuzları verilmesi,

2-Yaprak veya topraktan demir sülfat uygulanması.

1.6. MAGNEZYUM (Mg)

a) Belirtileri:

1-Yaprak ucundan veya kenarından başlayan sararmalar orta damar boyunca ve yaprak dibinde kalan yeşillik,

2-Tüm yaprağı kaplayan klorozlar (sararmalar),

3-Genç filizlerde yoğun yaprak dökümü,

4-Sürgünlerde gelişmenin sınırlı olması.

b) Nedenleri:

1-Toprakta magnezyum eksikliği,

2-Toprakta aşırı potasyum ve kalsiyum bulunması,

3-Aşırı yağışlar.

d) Çözümü:

1-Alkali topraklarda, magnezyum sülfatın topraktan uygulanması,

2-Asitli topraklarda, topraktan “Dolamit” uygulanması,

3-Toprak koşulları uygun olmadığında magnezyumlu gübrelerin eriyik halde yapraktan uygulanması.

1.7. ÇİNKO (Zn)

a) Belirtileri:

1-Damar arası klorozlar (sararmalar),

2-Yapraklarda küçülme ve şekil bozuklukları.

b) Nedenleri:

1-Toprakta çinko eksikliği,

2-ph’nin yüksek olması,

3-Toprakta aşırı miktarda Fosfor bulunması.

c) Çözümü:

1-ph7.5’ten küçükse yaşa göre değişmek üzere topraktan 100–300 gr çinko sülfat sonbaharda verilir.

Zeytinde çinko noksanlığı (Dikmelik, Püskülcü 1992)

2-ph 7.5’ten yüksekse % O.5’lik 100–300 gr çinko sülfat meyve tutumundan sonra uygulanır     

1.8. KALSİYUM (CA)

a) Belirtileri:

1-Sürgün kurumaları ve yaprak dökülmesi,

2-Filizlerde kolay kırılma, gevşeklik,

3-Koparılan yapraklarda sertleşmeden kuruma,

4-Genç yapraklarda üşümeye karşı hassasiyet.

b) Nedenleri:

1-Kalsiyum eksikliği,

2-Toprakta aşırı miktarda magnezyum bulunması.

c) Çözümü:

1-Asitli topraklarda kireçleme yapılması,

2-Tuzlu-alkali topraklarda jips uygulanması,

3-Kalsiyumlu azotlu gübrelerin kullanılması,

4-Potasyumlu gübrelerden süper fosfat gübresi tercih edilmesidir.

Kalsiyum Gübrelemesi:

Asit topraklarda kireçleme,  tuzlu-alkali topraklarda Jips kullanılması, kalsiyum içeren azotlu gübrelerin kullanılması, yapraktan % 0,5 -1,5 ‘lik kalsiyum klorür kullanılması.        

2. BESİN MADDELERİ EKSİKLİKLERİNDE GÖRÜLEBİLECEK BELİRTİLER

1-Genel olarak büyümede duraklama, bodurlaşma veya aşırı derecede sürgün gelişmesi,

2-Kök gelişmesinde aşırılık veya sınırlı büyüme,

3-Yapraklarda küçülme, dökülme, şekil bozukluğu ve genel renk bozuklukları,

4-Aşırı derecede çiçek ve meyve dökümü,

5-Çok az miktarda çiçek ve meyve tutumu,

6-Meyvelerde çok erken veya çok geç olgunluk,

7-Meyvelerde küçülme, et-çekirdek oranı ve yağ oranlarında azalma ve renk değişiklikleri,

8-Genel olarak büyüme ve meyve veriminde çevre bahçelerden farklılık görülebilmektedir.

Yukarıda belirtilen arazlar görüldüğü takdirde, aşağıda açıklanan hususlar dikkate alınmalıdır.

1- Bitkinin kök, gövde, yaprakları incelenerek zararlı böceklerin varlığı ve hastalık belirtileri tespit edilmelidir.

2-Bahçede yapılan tüm uygulamalar gözden geçirilerek; gübreleme zamanı, şekli ve miktarı, sulama zamanı, şekli ve sıklığı, toprak işleme derinliği ve sıklığı ile budama zamanı, belirlenmelidir.

3-Çevresel strese sebep olan aşırı kuraklık, yağış, sıcaklık, soğuk ile nispî nem, sıcak, kuru ve sert rüzgârlar araştırılmalıdır.

3. TOPRAK GÜBRELEMESİ

Toprak numunesi alınması

Toprak örneği alınacak yerler öncelikle meyile, yüksekliğe ve toprak tipine göre kısımlara ayrılmalıdır. Zeytinlikte çapraz yürünerek en az üç farklı yerden örnek alınmalıdır. Kullanılacak kova, kürek vs.nin gübre ve kimyasal maddelerle bulaşık olmamalıdır.

İşaretlenen yerlerde60 cm. derinlikte çukur açılmalıdır. 0-20 cm. 20-40 cmve 40-60 cmderinliklerde 3-4 cm. kalınlığında toprak dilimleri alınarak bir kovaya konulmalıdır. Bu işlem diğer çukurlarda da yapılıp, örnekler ayrı kovalarda toplanmalıdır. Her iki kovadaki örneklerdeki taş parçaları ve yabancı bitkiler temizlenip iyice karıştırıldıktan sonra 1’er kg. örnek alınarak, kullanılmamış poly ethylen plastik torbalara aktarılmalıdır. Torbaların üzerine numunenin alındığı yer, bahçe sahibinin adı, tarih ve toprak derinliği gibi özellikler yazılmaktadır.

Yol kenarları, gübre yığınlarının civarı, kısa süre önce ateş yakılmış olan tümsek ve çukurlar ise toprak örneğinin alınmaması gereken yerlerdir.

Ürüne yatmış ağaçların gübrelenmesi:

Uygulanacak gübreleme programının ha­zırlanmasında besin elementlerinin toprak ve yaprakta bulunan miktarları, ağaçtan beklenen verim, birim ürünle kalkan besin maddeleri miktarları ve ağacın fizyolojik dengesi dikkate alınmalıdır.

Ülkemizde çeşitli miktarlarda urun veren zeytin ağaçlarının topraktan kal­dırdıkları besin element miktarları Çizelge (l)’de olduğu gibi belirlenmiştir,

Ağaç başına kaldırılan besin maddeleri ve dekarda bulunan ağaç sayısının bi­linmesi bir dekar alandan kaldırılacak top­lam besin maddesi miktarlarının he­saplanmasına yardımcı olur. Toprak analizleriyle belirlenmiş bulunan mevcut besin maddeleri yetersiz olduğu takdirde aradaki farkın gübrelemeyle giderilmesi gerekecektir,

Dekarda bulunan ağaç sayısı oldukça değişkendir. Sıra arası ve sıra üzeri aralıkları daha az, alçaktan taçlandırılmış modern zeytinliklerde bu sayı 25–30 civarındayken klasik tesislerde çogunlukla 10-15 ara­sındadır.

Yaprakta % N + % P205 + % K20 = % 3.5 ise toplam beslenme değerinin iyi olduğu anlaşılmakta, her birinin toplam için­de katkılarının ise sırasıyla % 60; % 10; % 30 olması fizyolojik dengenin de iyi durumda bulunduğunu göstermektedir, Toplam değer düşük olsa bile besin elementlerinin payı bu oranlarda bulunduğu takdirde bit­kinin dengeli beslendiğini söylemek müm­kündür. Gübre miktarlarının be­lirlenmesinde ürünle kalkması beklenen besin maddelerinin karşılanması yanında bitkinin fizyolojik dengesinin ve yaprak besin değerlerinin de normal sınırlara ge­tirilmesi hedeflenmelidir.

Örneklerin alınması sırasında yapılmış bu­lunan gözlemler de dikkate alınmalıdır. Ağaçlarda beslenme bozukluğu belirtileri gözlenmişse, hangi besin maddesine ait olduğu ve topraktaki noksanlık ya da faz­lalıktan mı, yoksa diğer bir toprak özelliğinin neden olduğu bir etkiden mi kaynaklandığı konusunda karar vermek gerekir. Diğer yandan gözlemlerle gübre olarak yaygın biçimde uygulanan azot, fosfor ve potasyum dışındaki besin mad­delerine ait noksanlık belirtileri de dikkat çekebilir, o takdirde bu sorunların gi­derilmesi yönünde gübreleme ya­pılmalıdır.

Kaldırılan besin elementi (gr) Ürün Miktarları (Kg)
20 40 60 80
N 84.3 163.9 243.5 323.1
P205 36.4 60.6 84.8 109.0
K20 130.3 353.9 575.5 801.1

Ürün miktarlarına göre zeytin ağaçlarının topraktan kaldırıldıkları besin maddesi miktarları (Dikmelik, 1984)

Gübrelemeden alınacak cevap yağış, sulama olanakları ve toprak özelliklerinden büyük ölçüde etkilenmektedir, Verilecek gübre miktarı ve uygulama zamanını be­lirlemede bu konuların da dikkate alınması gerekir,

Verilecek gübrelerden en iyi cevabı almak için zaman ve uygulama biçimine de özen gösterilmelidir.

Fosfor ve potasyumlu gübrenin yı­kanarak topraktan uzaklaşması olasılığı bulunmadığı gibi özellikle kireçli koşullarda fosforun bağlanarak bitki tarafından alın­ması güçleşebilir. Bu nedenle her iki gübre de kış döneminde taç izdüşümü çizgisi üze­rinde 15-20 cmderine verilerek ka­patılmalıdır. Azotlu gübrelerin amonyum sülfat formunda şubat-mart aylarında gövdeye çok yakın olmamak koşuluyla taç izdüşümü alanına serpilerek 5-6 cmör­tülecek şekilde toprakla karıştırılması ge­rekir.

Azotun üçte biri sonbaharda benzer şekilde verilebilir. Ancak bu uygulamayla ağaçların erkenden ve sert kış aylarında olum­suz etkilenmesi söz konusu olabilir, Eğer su­lama olanağı varsa ikinci azot uygulaması sulama öncesinde yapılabilir, Ekonomik olacağı düşünülüyorsa açıklanan za­manlarda vermek üzere üçe de bö­lünebilir. Sonraki uygulamalarda azotlu gübre amonyum nitrat formunda ol­malıdır,

Fosfor triple süper fosfat, potasyum da potasyum sülfat gübresiyle verilebilir. Ara­zinin durumu ve plantasyonun özellikleri de uygulama şeklini etkiler.

Azot ve fos­forlu gübreler için ağacın taç izdüşümü çiz­gisi üzerinde toprağı 15–20 cm açmak pratik olmadığı takdirde benzer konumda ve derinlikte 8-10 yer açılabilir, Eğer ağaçların habitusu çok genişse daha içerideki bir halka üzerinde de aynı çukurlar açılarak gübre verilir (Fotoğraf 6). Plantasyon dü­zenli tesis edilmişse yine taç izdüşümü çiz­gilerden teğet geçecek şekilde sürümle açılan. çizgilere uygulanabilir (Fotoğraf 7) Eğitimli ya da teraslanmış zeytinliklerde her yıl bu işlemleri tekrarlamak güç olacağı için 2-3 yılda bir eğime dik olarak açılan çizgiler boyunca verilebilir. İlk gelişme dö­nemini tamamlayarak ürüne yatmış zey­tinliklerde gübreleme programı yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda ha­zırlanmalıdır. Özel durumlar için yapılacak uygulamalar aşağıda belirtilmektedir.

 Dikim gübrelemesi:

Toprak analizleriyle zeytin tesisine uygun olduğu belirlenen bahçede dikim çukurlarına temel gübre olarak fosfor; po­tasyum ve 25–30 kg iyi yanmış hayvan gübresi verilir.

Topraktaki mik­tarlarına göre;

100–300 gr P205,

250–750 gr K20 önerilmelidir.

Gençlik dönemi güb­relemesi:

Yapılan temel gübreleme ağacın üç yıllık fosfor ve potasyum gereksinimini kar­şılayacak miktardadır. Bu dönemde her yıl sırasıyla ağaç başına 100–200 ve 300 gr saf azot kapsayan azotlu gübre uy­gulanmalıdır. Koşullar el verdiği takdirde iki ya da üçe bölünerek verilmesi ağacın gübreden daha iyi ya­rarlanmasını sağlayacaktır. Noksanlık be­lirtilerine rastlanırsa noksanlığın yaprak gübrelemesi yo­luyla giderilmesine çalışılmalıdır,

Yaşlılık ve bakımsızlık nedeniyle düşük verimli ağaçların gübrelenmesi:

Bakım ve gübrelemesi uzun süredir yapılmadığı için ürün miktarı beklenenden düşük olan ağaçların yarı yaşında bulunduğu var­sayılarak öneri hazırlanır, 4–5 yıl içinde yavaş yavaş artırılarak kendi yaşının gerektirdiği doza geçilir,

Gençleştirilmiş ağaçların gübrelenmesi:

Sert budanarak gençleştirilen ağaçlar 2–3 yıl vegetatif gelişmeyi teşvik etmek ama­cıyla azotla gübrelenir. Daha sonra yaprak ve toprak analizlerine dayalı öneri prog­ramı hazırlanır.

Soğuk zararı görmüş ağaçların güb­relenmesi:

Soğuk zararının beslenme den­gesini bozması beklenebilir, Eğer zarara rağmen yaprak mevcutsa durumunu belirlemek amacıyla örnek alınarak analiz edil­melidir. Yaprak alınmazsa özellikle po­tasyum durumunu belirlemek düşüncesiyle toprak analizi yapılmalıdır. Potasyum yetersizliği halinde potasyumlu gübre verilmeli, sürgün oluşturmak amacıyla azotlu gübrelerin tek yönlü uygulanmasından kaçınılmalıdır.

Kurak zararı görmüş ağaçların güb­relenmesi:

Suyun sınırlı olduğu koşullarda azotlu gübrelerin azaltılması gerekir. Po­tasyumlu gübrelerin artırılması ise bu besin maddesinin su stresine karşı direnç sağlama özelliği nedeniyle önem ka­zanacaktır.

4. PRATİK GÜBRELEME ÖNERİLERİ

Toprak analizi yapılamayan yerlerde;

1. Her dikim çukuruna aşağıdaki şekilde gübreleme önerilir.

—10-15 kg. yanmamış çiftlik gübresi,

—500 gr. triple süper fosfat,  (%48 )

—500 gr. potasyum sülfat. (%50 )

2. Temel gübrelemeden sonra fidanlarda 1.yılını doldurduğunda;

—1. Yıl 100 gr. amonyum sülfat,

—2. Yıl 200 gr. amonyum sülfat,

—3. Yıl 500 gr. amonyum sülfat.

3. Zeytin fidanları mahsule yatınca;

—1.0 kg. amonyum sülfat,

—0.5 kg. triple süper fosfat,

—0.5 kg. potasyum sülfat verilmesi önerilir.

Dikim öncesi temel gübreleme yapılmış zeytinliklerde, ürün verinceye kadar fosforlu ve potaslı gübrelemeye gerek yoktur.

a)25 kgmahsul veren ağaçlara;

Gübre Adı

Formülü

Gübre

kg/ağaç

Saf Madde

kg/ağaç

Amonyum Sülfat (% 21 N) 1.5-2 0.300-0.400
Süper Fosfat (% 18 P2O5) 0.750-1 0.250-0.350
Potasyum Sülfat (% 50 K2O) 0.750-1 0.300-0.500
Organik Gübre (% 0.5 N) 60-80 —–
Kompoze Gübre 15-15-15 2-3 —–

b)50 kgmahsul veren ağaçlara;

Gübre Adı

Formülü

Gübre

kg /ağaç

Saf Madde

kg /ağaç

Amonyum Sülfat (% 21 N) 2.5-3 0.500-0.600
Süper Fosfat (% 18 P2O5) 1.25-1.5 0.400-0.500

Potasyum Sülfat

(% 50 K2O)

1.25-1.5

0.600-0.700

Organik Gübre (% 0.5 N) 100-120 —–
Kompoze Gübre 15-15-15 3-4 —–

c)100 kgmahsul veren ağaçlara;

Gübre Adı

Formülü

Gübre

kg /ağaç

Saf Madde

kg /ağaç

Amonyum Sülfat (% 21 N) 4-5 0.800-0.900
Süper Fosfat (% 18 P2O5) 2-2.5 0.600-0.800
Potasyum Sülfat (% 50 K2O) 2-2.5 1.100-1.250
Organik Gübre (% 0.5 N) 160-200
Kompoze Gübre 15-15-15 4-5

Azot, ağacın yaprak, çiçek, filiz, meyve, sürgün ve odun kısmının teşekkülünde önemli rol oynamaktadır.

Toprakta azot eksikliği gelişmeyi yavaşlatmakta ve sürgün oluşumunu kısaltmaktadır.

Azotun fazla bulunması da gelişmeyi çok hızlandırarak ağacı oburlaştırmakta, mahsul miktarını azaltarak hastalığa, kuraklığa ve soğuklara direnci azaltmaktadır.

Azotlu gübrelerin diğer gübrelere nazaran yıkanarak kaybolması çabuk olduğu için tamamı aynı anda verilmemelidir. Örneğin3 kgverilecek ise, bunun 2/3’ü yani2 kg‘ı şubat-mart ortalarına kadar verilmeli, kalan1 kgise çiçeklenme ile çekirdek sertleşmesi arasında kalan haziran-temmuz aylarında verilmelidir.

Zeytin, “Süper Fosfat”ın ve “Triple Süper Fosfat”ın suda eriyebilen fosfor asidinden yararlanmaktadır. Bölgemizde, “fosforlu gübreler” ağaç tacının altına” potasyumlu gübre”

ile beraber 25–30 cm kök derinliğine, ocak- şubat aylarına kadar verilmelidir. Bu gübre her sene yağmur suları ile ancak5 cmderine inebildiğinden, mümkün olduğu kadar kök derinliğine verilmelidir.

Kompoze gübreler birden fazla bitki besin maddesi ihtiva eden gübrelerdir. Kompoze gübreler ocak- şubat aylarına kadar 15–20 cm. derinlikte gövdeden1 m. uzaklıktaki daire içerine gömülmelidir.

Organik gübre olarak yeşil gübre veya hayvan gübresi kullanılmaktadır. Yeşil gübreler Sonbaharda ekilerek İlkbaharda toprağa karıştırılmalıdır. Hayvan gübresi aralık- ocak aylarında ağaç başına 100–200 kg verilerek traktörle toprağa karıştırılmalıdır. Organik gübre kullanıldığı yıl kimyasal gübre verilmemelidir.

5. ZEYTİNDE YAPRAK GÜBRELEMESİ

Yaprak Numunesi Alınması

Bölgemizde yaprak analizi, ekim-aralık ayları arasında yapılmaktadır.

Yaprak numuneleri, ağacın dört bir yanından, insan boyu yüksekliğinde tek yıllık sürgünlerden kesilerek alınmalıdır. Sürgünün orta kısmındaki karşılıklı iki yaprak çifti saplı olarak koparılarak naylon torbaya istiflenmektedir. Bir bahçeden en az 200 adet yaprak koparılmalıdır. Tüm bahçeyi temsil eden bir örnek almak için bahçenin kenar sıraları hariç bırakılmak üzere bahçede “U” şeklinde yürünerek ağaçlar işaretlenmelidir. Zeytinlik küçükse her ağaçtan, büyükse 2–3 ağaçtan birer örnek alınmalıdır.

Bitkilerin beslenebildiği yerlerden biri olan toprakta bitki besin maddeleri yeterince varsa, bitki iyi gelişir, bol ürün verir, fakir ise gelişme yavaşlar, mahsul miktarı azalır, kalite düşer, bitkinin soğuğa ve hastalıklara karşı direnci azalır.

Arzu edilen bol ve kaliteli ürünü alabilmek için,  eksik olan bitki besin elementlerini (gübreleri)toprağa eksik olduğu miktar kadar vermek gerekir. Gübrelemenin genel prensibi bu şekildedir. Üreticiler şuna dikkat etmelidir: Gübrenin azı da fazlası da mahsulün kalitesine, miktarına, bitkiye ve ekonomiye zarar verir.

Zeytinliklerimizin genellikle meyilli arazilerde yer alması ve bakım tedbirlerinin tam olarak uygulanmaması gibi nedenlerle beslenme problemlerine sık rastlanmaktadır. Zeytin ağaçları diğer meyve türlerine oranla olumsuz koşullara daha dayanıklı olmakla beraber verim ve kalite düşmesi gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır.

En çok karşılaşılan sorunlar ve noksanlıklar besin element dengesizlikleri olup, fazlalıklara oldukça az rastlanmaktadır.

Besin maddesi noksanlıklarının başlangıcında normal ve sıhhatli gibi görünen ağaçlarda, ileri noksanlık durumlarında yaprak, çiçek, sürgün, gövde ve meyvelerde bariz olumsuzluklar ortaya çıkar. Tüm ağacın gelişmesi durur ve çok ciddi noksanlık durumları ağacın ölümüne neden olur.

Bu duruma gelen bir ağaca uygulanan tüm bakım ve kültürel tedbirlere rağmen beklenen ürünü elde etmek mümkün değildir. Bu durum, zeytinde besin maddesi noksanlıklarının kesin teşhisi ve takibi gereğini ortaya çıkarmaktadır.

Teşhisler mutlaka yaprak ve toprak analizlerine dayandırılmalıdır. Bitki besin maddelerinin topraktaki mevcudiyetine rağmen bitkinin alımını engelleyen faktörlerin varlığı halinde, bu faktörlerin incelenerek değerlendirilmesi yapılmalıdır.

Ülkemiz zeytinliklerinde taban gübrelemesi hariç topraktan gübreleme yapılmamakta ya da az miktarda yapılmaktadır. Bu yüzden yapraktan yapılacak olan gübreleme önem arz etmektedir.

Sonuç

Zeytinde yapraktan gübreleme yaparken ürünleri iyi seçmemiz gerekiyor. Zeytin yaprağının diğer bitki yapraklarına göre daha kalın olduğunu ve besinlerin alımında zorlandığını ve buna göre bir gübre seçmemiz gerektiğini unutmamalıyız.

Doğru oranda ve zamanda yapraktan yapılan gübrelemede, hiç gübreleme yapılmayan yere göre her zaman verim artışı sağlanmıştır.

Akdeniz ikliminin, yetiştirme koşulları ba­kımından seçicilik göstermeyen bitkisi olan zeytin, bu özelliği nedeniyle çoğunlukla ve­rimsiz ve eğimli arazilerde üretilmekte, bunların bir sonucu olarak da yeterli kül­türel uygulamalardan mahrum bı­rakılmaktadır,

Ürün ve kalite özelliklerinin tüm bitkilerde olduğu gibi zeytinde de bakım ve beslenmeyle önemli ölçüde artacağı göz önünde tutularak bu konuya gerekli önem verilmelidir.

Uygun bir gübreleme programının ha­zırlanması toprak ve bitki analizlerinin ya­nında, bahçe hakkında yeterli bilginin edi­nilmesi de gerekmektedir: Üreticiye gübrelerin zamanında ve usulüne uygun olarak verilmesi gerektiği fikri be­nimsetilmeli, böylece yapılan uy­gulamanın ekonomik ve prodüktif olması sağlanmalıdır.